MK ile FARKINDAYIM
MUSTAFA KILINÇ – İNTİHAR EDEN GENÇLİK
NLP Uzmanları Dernek Başkanı Mustafa Kılınç ile son dönemde baskı, çaresizlik, tükenmişlik, korku, kendini ifade edemeyen, gençlerimizin intiharlar sonuçlanan çok acı olaylarını değerlendirdik.
Mustafa Kılınç; İçinde bulunduğumuz durumda aldığımız haberlerin içler acısı olduğunun altını çizen KILINÇ; üzülmemek mümkün değil, millet olarak canımız yanıyor dedi. Peki, gerçekte ne oluyor da başarılı, pırıl pırıl gençliğimiz bu noktaya geliyor? Bir daha böyle olayların yaşanmaması için ne ya da neler yapılmalıdır?
SADECE “EKONOMİ” YA DA VERİLECEK İMKÂNLAR GENÇLERİN İNTİHARINI ÖNLER Mİ?
Ülkemizdeki gençliğin her yönden yetiştirilmesi ve topluma kazandırılması noktasında kurumların sağlayacağı “ekonomik”, “yurt”, “öğrenim desteği” vb. hizmetlerin çok önemli bir yeri olmasına rağmen maalesef yeterli değildir. Tek başına madde dünyasında, barınma, yeme – içme vb. imkânları sunarak gençlerimizi hak ettikleri yere getireceğimizi düşünmek ve ona göre davranmak çok büyük hata olur.
KOŞULLARI DEĞİŞTİRECEK GÜÇ KİMDE?
Geleceğimizin teminatı olan gençlerimizi yetiştirmek istiyorsak onların koşulları değiştirmek gücün, kendi içlerinde olduğunu öğretmeliyiz. İntihara giden yol içinde bulunduğunuz şartlardaki çaresizliğinize inanmaktan ve eylemsizlikten doğar. Birinci etkin görev “aile – öğretmen” üçgeninde başlar. Sadece akademik başarı tek başına bir şey ifade etmez. Çünkü birey kendini yeterli hissettiğinde “yardıma ihtiyacım var.” Teklifinde bulunacak güçtedir. Hepimizin yardıma ihtiyacı var. Hiçbirimiz tek başımıza bir şey değiliz. Birlikte olduğumuzda çok şeyiz çok şey ifade ederiz…
GENÇLİĞİN FARKINDALIĞA VE YETERLİLİĞE İHTİYACI VAR
Gençlerimizin yaşam yolculuğu içinde; FARKINDA OLMA”ya ihtiyacı var. Şimdi de gençlik hiçbir şeyin farkında değil. Uykuda uyanması ve kendine gelmesi bir lüks değil, gerekliliktir.
Her durumda çözüm odaklı düşünsel kodları ve yeterli olacağına olan “inanç” gençlerimizi düştüğü yerden kaldıracaktır. Gençliğin içindeki uyuşmuş duygulardan, boş ve algısal amacı olmayan düşüncelerden kurtulamadığımız sürece sosyal desteklerle günü kurtarmaya devam ederiz. Bu konuda hepimize düşen görev Sosyal Medyada paylaşım yapmak ve sonrasında yolumuza devam etmek mi? Yoksa gerçekleşebilir çözüm önerilerini sunmak mı? Anne babalara tatlı tatlı tavsiyelerde ve nasihatlerde bulunmak mı? Bunlar işe yarar mı sizce?
Bir atasözü der ki; “Sokma Akıl Yedi Adım Gider.”
Gençliğin kendi içindeki uyanışı sağlamaktan başka bir çözüm yolumuz yoktur.
“İnsan Düşündüğü Kadar güçlü, İnandığı Kadar Değerlidir.”
Mustafa Kılınç
instagram: @mknlpdap // facebook: NLP DAP // twitter: @NLPLideri
NLP Uzman Eğitimcisi
Sosyolog - Siyasi Koç - Yazar
NLP Trainer
Reiki Master
NLP Master Practitioner
